Meme Rekonstrüksiyonu Nedir? Mastektomi Sonrası Meme Onarımı Hakkında Merak Edilenler

Meme kanseri tedavisi sürecinde memenin cerrahi olarak alınması gereken durumlarda, estetik ve psikolojik açıdan büyük önem taşıyan bir işlem olan meme onarımı, tıbbi adıyla meme rekonstrüksiyonu, devreye girer. Bu işlem, kaybedilen memenin yerine yeni bir meme dokusunun oluşturulmasını amaçlar. Günümüzde, hem estetik hem de psikolojik açıdan daha tatmin edici sonuçlar sunan bu uygulama, gelişen cerrahi teknikler sayesinde çok daha yaygın hale gelmiştir.

Modern plastik cerrahi teknikleriyle, alınan memeye benzer hatta simetrik bir meme oluşturmak artık mümkündür. Özellikle erken evrede teşhis edilen vakalarda ya da koruyucu amaçla uygulanan mastektomi (memenin alınması) işlemi sonrasında, meme onarımı genellikle aynı seansta gerçekleştirilebilir. Bu duruma eş zamanlı meme rekonstrüksiyonu denir.

Aynı seansta yapılan meme onarımı, hastaya sadece fiziksel değil, aynı zamanda duygusal ve psikolojik açıdan da büyük katkı sağlar. Meme dokusunun yerinin boş kalmaması, kadınların kendilerini eksik hissetmesinin önüne geçer. Yapılan bilimsel araştırmalar da bu durumu desteklemekte; meme alınmasını takiben aynı seansta yapılan onarımların, hastalarda depresyon ve anksiyete gibi psikolojik sorunların görülme sıklığını azalttığını ortaya koymaktadır.

Bazı durumlarda, tıbbi gerekçeler veya hastanın genel sağlık durumu nedeniyle eş zamanlı onarım mümkün olmayabilir. Bu gibi durumlarda ise gecikmeli (sekonder) meme onarımı tercih edilir. Bu yöntem, kanser tedavisi tamamlandıktan sonra uygun zaman geldiğinde yapılan ikinci bir cerrahiyle gerçekleştirilir.

Yeni meme dokusunun nasıl oluşturulacağına dair karar, plastikan ve rekonstrüktif cerrah ile hasta arasında yapılan ayrıntılı değerlendirme sonucunda alınır. Ancak bu süreçte hastayı takip eden genel cerrahi uzmanının görüşü ve hastalığın evresi de mutlaka göz önünde bulundurulur.

Meme rekonstrüksiyonunda farklı teknikler kullanılabilir. Bunlar arasında en yaygın olanlar:

• Hastanın karın altı (DIEP flap),

• Sırt kası (latissimus dorsi flap),

• Kalça, bel veya uyluk bölgesinden alınan dokularla yapılan onarımlardır.
  Ayrıca, bazı uygun vakalarda silikon meme protezi veya doku genişletici (expander) uygulamaları da tercih edilebilir.

Elbette ki her hasta için ideal yöntem farklı olabilir. Hastanın vücut yapısı, genel sağlık durumu, sigara kullanımı, aşırı kilo, yüksek tansiyon gibi faktörler de cerrahinin planlamasında önemli rol oynar. Bu tür durumlar bazı teknikleri sınırlayabilir veya ameliyatın ertelenmesini gerektirebilir.